Sanatçının elindeki aletlerle, hakim olmak zorunda olduğu madde arasında sürekli bir çelişme vardır.
Bu çelişme hammaddenin direnişi ile aletin çalışması arasında belirgin olarak ortaya çıkar.
Atalarımız; Asya'dan Avrupa'nın bir ucuna, oradan okyanusu geçerek Amerika'ya, Ortadoğu, Anadolu ve dahi Akdeniz havzasına kadar yayılan çok geniş bir coğrafyada, hem yaşadılar hemde medeniyet oluşturdular.Bu tarihi macera, yalnız Türk'ün eseri olmayıp ama onun öncülüğünde, diğerlerinin katkıları ile çoğalmış, zenginleşmiş ve dünya ortak kültürünün mayası olmuştur.
Kam, evrendeki her şeyin özünün "Bir" olduğunu kabul ederek doğayla bütün olmaya çalışan kişidir. Dünyaya bir kurdun gözünden bakabilen, kuş olup vücudundaki rüzgarlara kanatlarını açabilen, bütünün bir parçasından genele ulaşmayı başarabilen insanlardır.
👇
Kun ve Ay (Güneş ve Ay), Kazakistan'ın Tamgalisay kentinde (MÖ 15000 – 4000) bulunan en önemli petrogliflerden biridir.
Görselde Kün ve AY ile ilişkilendirilen birkaç KHAM (Şaman Rahip), iki yüce ve kişiselleştirilmiş tasvir, dua ritüelleri ve dualar, bu duaya katılan yeryüzü insanları ve canlı kurbanlar yer almaktadır.
👇
Türkologların Orhun Yazıtları olarak adlandırdıkları yazıtlardan biri olan Kültigin Yazıtı, Türk dilinin en eski yazıtlarından biridir. Bu kitabede Bilge Kağan konuşur ve uzun bir metindir. Kitabenin doğu yüzünün 22. mısrasında Türk dünyasını âdeta sitem eder ve şu cümleyi kurar:
Asyatik Kam davulunun en önemli tasvir bölümü ''Uçmak''tır. cennet demektir. Daire ile sembolize edilir.
Tasarımda Şamanizm inançları kullanılmıştır. Güçlü tılsımlardan biri olan kurt dişi,
"Tengri" (𐱅𐰭𐰼𐰃), tarih öncesi Asya Türklerine ait önemli bir "Tanrı" ikonunun runik yazılışıdır. Runik Türk yazıtlarının tarihi M.Ö. 7000-7500 yıllarına kadar dayanmaktadır.
Tarih öncesi eski Türk halklarının inanç unsurlarını yansıtan ve şaman rahiplerin (Kam) kullandıkları sembollerden oluşan bir kolyedir.
Tüm doku ham seramik kil üzerine el işçiliği ile yapılmıştır. Kahve fincanlarının üzerine eski vitruvian duvarı ve kabartma desenlerinden alıntı yapılarak işlenmiştir.
Beyaz Kil / Sigrafitto / 1060C Sırlı Pişirim
Bardak: Ø=5cm/ h=6.5cm/ V=70ml,
Tabak: 12x9cm
Büyük boy kupaları sevenler için ideal. Antik duvar dokularından biri olan "Opus Vittatum" örgüsü kullanılarak tasarlanmıştır. Tüm doku el işçiliği ile yapılır.
500 ml sıvı tutar.
Beyaz Kil / Sigrafitto / 1060C Sırlı Pişirim
Ø=7cm / h=10cm / V=500ml
Bathonea Prehistorik Avcı Kahve Kupa Petroglif Desenli Beyaz Siyah (350ml / 12oz)
Taşa oyulmuş tarih öncesi bir avcı figürü görünümünden tasarlanmıştır. Petroglif deseni seramik kil üzerine el işidir. Sapın kaymadan rahat kavranabilmesi için ip sarma tekniği uygulanmıştır ve su geçirmezdir.
Beyaz Kil / Sigrafitto / 1060C Sırlı pişirim
Ölçüler: Ø=9cm/h=11cm/D=350ml
Seramik çalışmalarına 2004 yılında Marmara Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi çatısı altında başlamıştır ve 2014 yılında evinin bahçesinde kurduğu on beş metrekarelik bireysel atölyesinde devam etmektedir.
Ufuk Özçizme için seramik, insanın ateşle buluşmasından bu yana sürekli gelişen bir sanat dalıdır ve bunun sonuçlarından biri olarak antik çağ sanatının en iyi izlenebildiği alanlardan biridir. Çalışmalarında bu bilinç ile seramiğin tarihsel sürecini yaşatma noktasından hareket eder. Antik dünyanın ve etnik geçmişin bulgularını yeni modern form yüzeylerinde uygulama arayışındadır.
Fincanın içi siyah sırlıdır ve dış yüzeylerinde mat kaya dokusunda runik Türkçe yazıt (köktörük) vardır.
Dış yüzeye kazıyarak 𐱅𐰤𐰼𐰃:𐰋𐰃𐰔𐰤𐰃:𐰋𐰃𐰼𐰠𐰀 (Tengri Bizni Birle )
"Tengri bizimledir!" yazıyor. Genel anonim bir Türkçe duadır.
Teknik: Sgraffito, 1060C, Sırlı Pişirim
Ölçüler: Ø=8cm/ h=7cm/ V=180ml
Ahşabın dokusunu sevenler için ahşap kulplu kupa. Bardağımızın kulpu Anadolu'nun çoğu yöresinde Kiren meyvesi veya ağacı olarak bilinen masif bir ağaç olan Kızılcık Ağacından yapılmıştır.
Önce tahta çivilerle gövdeye sabitlenir ve sudan etkilenmeyecek bir ip ile bağlanarak düğümlenir. Kupanın yüzey deseni, seramik kilin elle kazınmasıyla oluşturulur.
1060C / Beyaz Kil / Sigrafitto
Ø=8cm/ h=10cm/ V=280ml
Fincanın alt kısmında soldan sağa eski Türkçe öncesi runik (Kök Törük ) harflerle ''TENGRİ BİZE YARDIM ET VE BİZİ GÖZETLE'' yazmaktadır. 𐱅𐰭𐰼𐰃𐰢:𐰋𐰃𐰔𐰀:𐰖𐰺𐰑𐰢:𐱅:𐰋𐰃𐰔𐰃:𐰏𐰇𐰔𐱅𐰠𐰀
Sibirya bozkırlarından Anadolu'ya uzanan farklı coğrafyalardaki binlerce yıllık kaya resimlerinden esinlenmiştir. Av sahneli kupa, Tengri ile eski topluluklardaki yaşam arasındaki iletişimi tasvir eder. Tamamı el yapımıdır. İçi siyah sırlıdır ve dış yüzeyleri kaya dokusunda petroglifler içermektedir.
1100C / Beyaz Kil / Sigrafitto
Bardak: Ø=8cm/ h=7cm/ V=180ml (6oz)
Boğa sembolü yeniden doğuşun sembolüdür. Torların diyarı, boğaların diyarı ve yüksek yerler; Işıklar diyarı olarak bilinen Anadolu'da Çatalhöyük'ten güneye bakıldığında kutsal boğanın adını taşıyan Toroslar (Tur-Öz, Toroslar, Tor) Boğa Dağları vardır. Boğa yeniden doğuşu, yeniden başlamayı sembolize etmiş. Dünya coğrafyasında bu bölge yeniden doğuşa inanılan ve en çok yeniden doğum vakalarının görüldüğü yerdir.
Bugün Anadolu'nun pek çok yerinde evlerin duvarlarının yüksek noktalarına kötülüğü uzak tutmak için boğa başları ve boynuzlar asılıyor. Girit, Kıbrıs, Sardunya Adası ve Malta Adalarında da çok yaygındır.
Kupa yüzeyinde el işçiliği ile işlenen ve kutsal kabul edilen boğa kafatası figürüne aynı temada bir kulp eşlik etmektedir.
Duble Türk kahvesi, hazır kahve ve Espresso Lungo ve Risretto'nun yanı sıra tüm kişisel kahve içecekleri için idealdir.
Boyut: Ø=7,5cm/ h=7cm/ V=140ml
Derin düşünce sahibi olduğu ve ileri görüşlülüğü her fırsatta ortaya konan Mustafa Kemal ATATÜRK’ün; MU kıtası ile UYGUR’lar dolayısıyla TÜRK’ler arasındaki bağların ortaya çıkarılması için başlattığı araştırmalar ve çalışmalarla, geçmişte yaşamış yüksek seviyede uygarlık ve medeniyet yaratmış bu insanların bilgi, deneyim ve tecrübelerini gün yüzüne çıkartıp onlardan faydalanarak hem kendi ulusunun hem de insanlığın gelişimine katkı sağlamayı amaçlamış ve buna bağlı olarak bilimsel dayanaklarla Türk Tarih Tezi'ni oluşturmuştur. Bu tezin ana iskeleti olarak MU kıtası ve uygarlığı hakkında araştırma yapması için özel olarak TAHSİN MAYATEPEK’i görevlendirmiştir.